Gülderen Varlı: Kayyımların usulsüzlükleri Şam'a kadar yol olur

ANKARA - Kayımların ihale usulsüzlüklerine değinen DEM Partili Gülderen Varlı, "Tek tek anlatsak yalnızca Wan'a değil, Şam'a kadar yol olur. Kayyım nasıl ki halklarının iradesini yok sayarak var oluyorsa, bu iktidar da bu ülkenin iradesini yok sayarak bütçeyi sermaye sahiplerine peşkeş çekiyor" dedi. 
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekilleri, Meclis Genel Kurulu’nda görüşmeleri devam eden İçişleri Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçelerine dair konuştu.
 
Söz alan Bêdlîs Milletvekili Hüseyin Olan, bütçeye işarete ederek, “Bu bütçe varlık değil yokluk bütçesidir, bu bütçede halk yok, kadınlar yok, adalet yok, çocuk yok, işçiler yok, engelli yurttaşlar yok, emekliler yok, tarım ve hayvancılık yok, öğrenciler yok, ekoloji ve doğa yok. Kısacası, bu bütçe ezilen, ötekileştirilen, yok sayılan çoğunluğun değil, bir avuç ayrıcalıklı sermaye sahibi olan azınlığın bütçesidir” dedi.
 
'3’TE 1’İ TEMEL İHTİYAÇLARINI KARŞILAYAMIYOR'
 
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine işaret eden Olan, “Türkiye'de 17 milyon 821 yurttaş en temel gereksinimlerini, ihtiyaçlarını dahi karşılayamıyorlar. Bu araştırmayı TÜİK yaptığına göre sizler bunu 2'yle çarpın. Doğal olarak, Türkiye nüfusunun üçte 1'i temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumdadır. Bu derin yoksulluktan kaynaklı umutsuzluğa kapılan gençlerimiz her gün intihar etmektedirler. Bunun vebali sizin boynunuzdadır Sayın Bakan, bu manzaranın sorumlusu sizlersiniz. Gerek enflasyon rakamlarını düşüren, yoksulluğu, açlığı örtbas eden, matematiğin dört işlemine takla attıran TÜİK, bugün bu Meclisten kendi bütçesi için yüzde 32 artış talep ediyor. Orta vadeli programda 2026 yılının enflasyon hedefi yüzde 16 olarak hesaplanmıştı ancak geçen zaman içinde bu hedefi tutturamayacağını anlayan orta vadeli programın sahipleri bunu yüzde 21'e çıkardılar. Madem hedef yüzde 21, TÜİK neden bugün sadece kendi bütçesi için yüzde 32 artış istiyor? Oysa, baktığımızda, 2025'te TÜİK'in bütçesi 5 milyar 126 milyon, 2026 yılı için de istediği 6 milyar 761 milyon. Asgari ücretliye, emekliye, çalışana, memura vermeye gelince TÜİK kendi verilerini dayatıyor ama söz konusu kendi bütçesi olunca ENAG'ın verilerinden faydalanıyor” diye konuştu.
 
'BAKANDA VİCDAN YOK'
 
Söz alan Mersin Milletvekili Ali Bozan ise Maliye Bakanı’nda vicdan olmadığını söyledi. Bozan, “Eğer bu ülkenin Maliye Bakanında vicdan olsaydı açlık sınırının 30 bin lira, yoksulluk sınırının 97 bin lira olduğu bu zamanda siz emekliye 16 bin lirayı, asgari ücretliye 22 bin lirayı reva görmezdiniz. Sayın Bakan, maalesef, siz o kadar vicdansızsınız ki vicdanınız o kadar körelmiş ki siz bu ülkede emeklinin, asgari ücretlinin yoksulluk içerisinde yaşama hakkını dahi elinden almışsınız. Hemen yanı başımızda, Ankara Ulus'ta emekliler maaşları ev tutmaya yetmediği için günlük 200 lira ödeyerek odada kalıyorlar. Sarayın günlük harcamasının 58 milyon olduğu bu zamanda, emekliye 16 lira vermek, asgari ücretliye 22 bin lira vermek kul hakkı yemek değil midir?” diye konuştu.
 
‘ÇİLE OLARAK YANSIYOR’
 
Söz alan Wan Milletvekili Gülderen Varlı, bütçenin rakamlardan ibaret olmadığını ve ülkenin geleceği olduğunu ifade etti. Varlı, şöyle konuştu: “Yıllardır uygulanan yanlış politikaların yükünü işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler ve çocuklar omuzlarında taşırken kamu kaynakları sermayeye hunharca akıtılıyor. Sayın Bakan, Bakanlığınıza bağlı Kamu İhale Kurumuna değinelim: Yanlış kullanılan her kuruş bir çocuğun eğitimden, bir hastanın tedavisinden, bir ailenin temel geçiminden eksiltmektedir. Şimdi tasarruf tedbirleri kapsamında, eğitimden sağlığa, tüm kamu kurumları halka karşı kemer sıkma politikasını uyguluyor. Sizin Ankara'dan sıktığınız kemer, halka açlık, yoksulluk ve çile olarak yansıyor. Toplum ‘Geçinemiyoruz, açız, açız.’ diyor. Sayın Bakan, bugün Türkiye'de ihale sistemi deyince ilk akla gelen yolsuzluklar oluyor. ‘Kamu kaynaklarına çöken, rant ve yoksulluk ağırlığını büyüten iktidarın tekçi ve kirli politikalardır. Kayyumlar, Sayıştay raporlarına konu olmayan ihale usulsüzlükleri de var. Kayyumların ihale usulsüzlüklerini tek tek anlatsak yalnızca Van'a değil, Şam'a kadar yol olur ama yerelde kayyum nasıl ki Van'ın, Mardin'in, Batman'ın halklarının iradesini yok sayarak var oluyorsa, bu iktidar da bu ülkenin iradesini yok sayarak bütçeyi sermaye sahiplerine peşkeş çekiyor.”