DAD Gimgim'da şube açıyor: Asimilasyona karşı mücadele edeceğiz

MÛŞ - DAD, Mûş'un Gimgim ilçesinde şube açmaya hazırlanıyor. Şube eşsözcüsü olarak belirlenen Ali Asker Bingöl, Gimgim'da asimilasyon ve inkara karşı bir mücadele hattı kuracaklarını söyledi. 
 
Tarih boyunca katliamlara ve inançsal asimilasyona tabi tutulan Aleviler, asimilasyon ve inkar edilmeye karşı mücadelelerine devam ediyor. Sêwaz, Mereş, Koçgirî, Dêrsim gibi çok sayıda katliamlara maruz kalan Aleviler, Barış ve Demokratik Toplum Süreci'yle birlikte asimilasyona karşı eşit yurttaşlık, inançlarının tanınması ve inkar politikalarının sona ermesini talebiyle mücadele ağlarını genişletmeyi hedefliyor. Yıllardır, Alevi kimliğine dair saldırılara karşı mücadelesini sürdüren Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Alevilerin yoğunlukta yaşadığı Mûş'un Gimgim (Varto) ilçesinde şube açmaya hazırlanıyor. Şube eşsözcüsü olarak belirlenen Ali Asker Bingöl, hazırlıklarını tamamladıklarını ve gerekli prosedürlerin bitmesiyle Gimgim'da şube açacaklarını söyledi. 
 
Bingöl, Gimgim'da yaşayan Alevilerin inanç sorunlarına cevap olabilmek ve Rea Heq Aleviliğine uygun bir Aleviliğin yaşanabilmesi için çalışacaklarını söyledi. Gimgim'da 50'ye yakın Alevi köyünün bulunduğunu belirten Bingöl, "İlçede ciddi bir göç olayı var. Nüfusumuz sanırım şuan köylerle beraber 30 bin. Bunun hemen hemen yarısı Alevi yarısı Sünni. Gerçekten de Aleviler tarih boyunca hep baskı, inkar, asimilasyon altında tutuldu. Dêrsim, Sivas, Maraş, Çorum katliamları ve günümüzde de Gazi olaylarında yine hedef kitle Alevilerdi. Alevilerin bu sistem içerisinde, Ortadoğu'daki bu savaş ve çalkantı içerisinde tehdit altında, Suriye'de de gördük. Alevi toplumunun inanç sorunu var. Kendi inancını ve öz savunmasını oluşturma sorunu var. Dağılmış, sahipsiz, kurumsuz, parçalı çok derin asimilasyon politikasına uğramış bir halk gerçekliği var. Biz de bunlara cevap olabilmek, asimilasyona karşı çıkabilmek için Alevileri gerçek Rea Heq temelinde kendi inançlarını yaşayabilmeleri için bu çalışmayı başlattık" diye konuştu. 
 
'ULUS DEVLET HALKLARI ERİTMEK İSTİYOR'
 
Tarih boyunca devletin, halkları ulus devlet altında eritmek istediğine işaret eden Bingöl, en çok maruz kalan toplumlardan birinin Aleviler olduğunu ifade ederek, "Buna örnek en son kurulan Kültür Bakanlığı'na bağlı kurulan Alevi-Bektaşi Başkanlığı'dır. Bu, aslında devletin, 'mademki Alevilik varsa, kabul edilecekse bu benim çatım altında olsun, benim sınırlarımın içinde olsun' anlayışıdır. Alevilik böyle bir inanç değil. Alevilik her zaman doğal, Ahlaki-politik toplum özelliği olan, hala günümüzde komünal özler taşıyan bir inanç sistemidir" ifadelerini kullandı. 
 
Kültür Bakanlığı'na bağlı kurulan başkanlığın Gimgim'da da çalışmalar yürüttüğüne değinen Bingöl, amacın Aleviliğin devlete muhtaç ve kurumsallaşmayı engellemek olduğunu söyledi. DAD çalışmaları kapsamında bu girişimde bulunan köylerin, iktidarın Aleviliğe bir şey katmayacağını anlatacaklarını vurgulayan Bingöl, hedef alanlarının bu şekilde olduğunu aktardı.  
 
 'ALEVİLERİN ÖZYÖNETİMLERİNİ KURMASI LAZIM'
 
Alevileri baskı ve asimilasyona karşı çıkmaya çağran Bingöl, "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı'yla Türkiye'nin içine girdiği süreçte, Alevilerin Rea Heq anlayışı temelinde bir araya gelip, kendi özyönetimlerini, öz kurumlarını yaratmaları, o kurumlar içinde de ziyar-diyarlarını oluşturmasını istiyoruz. Bu yönlü çalışmamız planlı ve örgütlü bir şekilde devam edecek. Hınıs ve Karlıova Alevi havzasını da içine katarak şubeleşme ve kurumlaşmalarla bu ihtiyaçlara cevap vermeye çalışacağız. Halkımızın da bu konuda Demokratik Alevi Derneği çalışmasına destek vermesini, içinde yer almasını istiyoruz. Maalesef ki mücadeleyle ortaya çıkan Alevi kurumları, inanç sorunlarına cevap olması gerekirken bu kurumlarımız asimilasyonun bir parçası oldular. Bu kurumları da kendi özüne bir şekilde dönmelerini, inançlarını da kendi özünde yaşamalarını bekliyoruz" şeklinde konuştu.