HABER MERKEZİ - Gazeteci Aziz Köylüoğlu, uluslararası ve bölgesel güçlerin Federe Kürdistan Bölgesi'nde kendilerine yakın bir hükümet kurulması için baskı kurduğunu söyledi. Köylüoğlu, KDP-YNK arasındaki görüşmelerin 2 isim üzerinde kitlendiğini belirtti. 

 

Federe Kürdistan Bölgesi'nde 20 Ekim 2024 tarihinde yapılan parlamento seçimlerinin üzerinden 3 ay geçmesine rağmen yeni hükümet kabinesi kurulmadı. Seçimlerde hiçbir parti tek başına çoğunluğu sağlayamadı. KDP 39, YNK 23, Yeni Nesil Hareketi 15 sandalye kazandı. Partiler arası görüşmeler sürerken, en son KDP Başkan Yardımcısı Mesrur Barzani ve YNK Başkanı Bafil Talabani 16 Ocak'ta Hewlêr’de bir araya geldi. 

 

Gazeteci Aziz Köylüoğlu, yeni hükümet kabinesi önündeki engelleri ve yapılan girişimleri değerlendirdi. 

 

'ULUSLARARASI GÜÇLERİN BASKISI VAR'

 

Köylüoğlu, pazarlıkların halen devam etmesi nedeniyle yeni hükümetin halen kurulamadığına dikkati çekti. Dış müdahalenin de hükümetin henüz kurulmamasında etkili olduğunu söyleyen Köylüoğlu, "Hem uluslararası güçlerin hem de bölgesel güçlerin müdahalesi var. Batı cephesinin ciddi bir baskısı var. Kendi çıkarlarına göre bir hükümetin oluşturulmasını istiyorlar. Türkiye de kendi çıkarlarına göre hareket edilmesi için ciddi bir baskı uyguluyor. İran ve Irak merkezi hükümetlerinin de kendi çıkarlarına göre bir hükümetin kurulması için baskıları var. Bu baskılar ne kadar sonuç veriyor, buna dair net bir şey söylemek zor. Ama mevcut durumda şimdiye kadar hükümeti kurulması gerekiyordu. Normal prosedür donmuş durumda. Ama pazarlıklar halen sürüyor" diye konuştu. 

 

PAZARLIKLAR SÜRÜYOR

 

KDP ve YNK arasında pazarlık ve görüşmelerin halen devam ettiğini dile getiren Köylüoğlu, "Burada kilit noktada duran 15 sandalyeli Yeni Nesil Hareketi'nin tavrıdır. Yeni Nesil Hareketi'nin başkanı hükümette eğer ciddi bir yer edinirse hükümete dahil olacaklarını söyledi. Daha önce de hükümete katılmayacaklarını söylüyorlardı. Ama şuan itibariyle görüşlerinde bir değişim olduğu gözlemleniyor. Başbakanlık teklifinde bulunulduğu söyleniyor, ne kadar doğru bilmiyoruz. KDP-YNK arasında da başkan ne KDP'li ne YNK'li olsun, 3'üncü bir partiden olsun gibi bir yaklaşımdan söz ediliyor. Bunların pratikte gerçekleşme olasılığı zayıf" diye belirtti. 

 

'TÜRKİYE YNK'Yİ DIŞTA TUTMAYA ÇALIŞIYOR'

 

Köylüoğlu, Türkiye'nin YNK'yi yeni hükümetin dışında tutmaya çalıştığını, YNK'nin pasifize edilmesi için de Yeni Nesil Hareketi'nin devreye konulduğunu söyledi. Kölüoğlu, "Türkiye kendi çıkarına göre bir hükümet kurmak istiyor. KDP'nin muktedir olduğu bir hükümet istiyor, KDP'nin belirleyici olduğu bir hükümet istiyor. KDP ile kurdukları ilişkiler çıkar ilişkisi denilebilir. Bu ilişkinin sürmesini istiyorlar. Bunun için de YNK'yi hükümet dışında tutmak istiyorlar. Yeni Nesil Hareketi üzerinden -en son Ankara'da Dişişleri Bakan Yardımcısı ile görüşmüştü- ciddi pazarlıkların olduğu söyleniyor. Türkiye, onları da bir şekilde KDP ile ortaklaştırarak, YNK'yi hükümet dışında tutmaya çalışıyor. Türkiye'nin bu politikası Kürt karşıtlığı üzerinden şekilleniyor. Onlara göre kendi çizgilerinde bir hükümet kurulursa, işgal saldırılarını daha rahat sürdürürler. Eğer böyle olmazsa işgal saldırılarına karşı tepki oluşabileceğini, hükümetin bazı reaksiyonlar gösterebileceğini ve bu nedenle işlerinin zorlaşacağını düşünüyorlar" şeklinde konuştu. 

 

'KDP'SİZ VE YNK'SİZ HÜKÜMET KURULAMAZ'

 

Köylüoğlu, YNK'nin devre dışı bırakılmak istenmesiyle bir "iç savaşın" da hedeflendiğini kaydetti. Köylüoğlu, "Bölgesel bir iktidar durumu var. YNK, kendi bölgesinde tamamen iktidar. KDP de kendi bölgesinde iktidar. Yani YNK'nin iktidar olduğu bölgede KDP'nin askeri ve idari yetkinliği yok. KDP'nin iktidar olduğu bölgede de YNK'nin siyasi yetkinliği olsa da askeri ve idari bir yetkinliği yok. Bu sebeple ne KDP'siz ne de YNK'siz bir hükümet kurulamaz. Böyle bir durum gelişirse bölgede kaotik bir durum ortaya çıkar ve hatta iç çatışmalara bile evrilebilir. Türkiye zaten bunu öngörüyor. YNK'yi iktidar dışında bırakarak, Yeni Nesil Hareketi ile KDP arasında yine diğer küçük partileri de içine katacak şekilde bir hükümet kurmak istiyorlar. YNK'yi bunun dışında tutarak bölgede Kürtler arası bir iç çatışmayı da tetiklemek istiyor. Tabi bu iç politika da ne kadar başarılı olur, KDP buna ne kadar gelir, buna da önümüzdeki günlerde bakmak lazım" ifadeleri kullandı. 

 

GÖRÜŞMELERİ TIKAYAN İSİMLER 

 

Köylüoğlu, şunları söyledi: "Herkes kurulacak hükümetten pay almak istiyor. YNK, Mesrûr Barzanî'nin tekrardan başbakan olmasını istemiyor. Rêber Ehmed'in de İçişleri Bakanı olmasını istemiyor. Şuanda temel kilitlenme noktası burası. Yani YNK'nin talepleri karşılanırsa hükümetin kurulmasında herhangi bir sıkıntı olmayacak. Ama KDP'nin bir bölümü de YNK'nin taleplerini reddediyor. Yani Mesrûr Barzanî'nin başbakan olmasını, Rêber Ehmed'in de İçişleri bakanı olmasını istiyor. Bu zor ve şuanda hükümetin kurulma çalışmalarını kilitlenmiş bir durumda. Bu iki isim üzerinden hükümet kilitlenmiş durumda. Mesrûr Barzanî ve Rêber Ehmed üzerindeki KDP'nin dayatması aşılırsa hükümetin önünde herhangi bir engel kalmayacak. Tabi bu da zor. Rêber Ehmed aynı zamanda KDP istihbarat merkezinden gelen bir kişi. Türkiye'nin de talebi var bu noktada. Türkiye de Rêber Ehmed'in İçişleri Bakanı olarak kalmasını istiyor."

 

BATILILARIN GİRİŞİMLERİ

 

Türkiye dışındaki güçlerin de kendi çıkarları doğrultusunda bir baskı uyguladığını ifade eden Köylüoğlu, şöyle devam etti: "Hem Neçîrvan Barzanî'nin hem de Mesrur Barzanî'nin bölge devletleri ile diplomatik görüşmeleri var. Hem İran ile hem Türkiye ile hem Suudi Arabistan ile hem Birleşik Arap Emirlikleri hem de Fransa ile görüşmeleri oldu. Tabi bu görüşmelerin bir kısmı bölge hükümetinin mevcut durumudur. Bir kısmi ise Ortadoğu'da yaşanan gelişmelerdir. Türkiye, Ortadoğu'da yaşanan gelişmeler bağlamında KDP'yi yanında tutmak istiyor ve bir aparat olarak kullanmaya devam etmek istiyor. Uluslararası güçler, KDP'nin Türkiye'ye bu kadar angaje olmasından kaynaklı biraz tepkili ve bunun aşılmasını istiyorlar. Bölgede biraz daha batı yanlısı bir hükümetin oluşmasını istiyorlar. Ne İran yanlısı ne de Türkiye yanlısı, biraz daha batı yanlısı bir hükümet olmasını istiyorlar."

 

MA / Zeynep Durgut